Powered By Blogger

4 Temmuz 2016 Pazartesi

İTALYA- FLORANSA




Üzüm bağlarını, köyleri, yemyeşil yolları geçerek yaklaşık 3,5 saat süren yolculuktan sonra Floransa’ya vardık ve kendimizi sanatın kalbine bırakarak dar sokaklarda yürümeye koyulduk. Floransa, İtalya’daki Toskana Bölgesi’nin başkentidir. Yaklaşık 400.000 nüfusu olan bu şehir dünyanın kültür, sanat, tarih ve mimari merkezlerinden biri olarak kabul edilir. Rönesans’ın çıkış yeri olmasının da bunda etkisi vardır. Botticelli, Michelangelo ve Leonardo da Vinci gibi isimlerin Floransa üzerinde etkisi olmuştur.

 








Yüzyıllardır İtalya’nın en güzel ve popüler şehirlerinden olan sanatseverler için cennet gibi bir yerdir. Özellikle bir yere gitmeseniz bile sokaklarında dolanarak dahi sanatı görüp bu atmosferi soluyabilirsiniz. Ünlü Medici Ailesi’ne ait yapılar da şehri daha zengin hale getirmiştir. Bu yapılar mimari açıdan önem taşımasının yanı sıra dönemini yansıtması nedeniyle de mühimdir. Floransa’nın merkezi UNESCO dünya tarih mirası listesinde yer almaktadır. Şehrin tarihi çok eskilere dayansa da inşasının büyük bir kısmı Rönesans döneminde gerçekleştirilmiştir. Eğer Floransa’yı tam anlamıyla yaşamak istiyorsanız burası için birkaç günün yeterli olmayacağını bilmeniz gerekmektedir 

















Michalengelo’nun ünlü Davut Heykeli’nin replikasının bulunduğu Signoria Meydanı ve Vecchio Sarayı bu listeye girebilecek güzelliklerin başında geliyor. İçine girmene gerek yok, uzaktan şöyle bir baksan fotoğraflasan yeterli olur bizce.

Dillere destan bir Gotik örneği olan Floransa Katedrali de öncelikli görmen gereken güzelliklerden.

Ponte Vecchio ayrı bir güzelliği bu şehrin. Hani hiçbir yerini görmeyip de burayı görsen bile yeterli. Arno Nehri’nin iki yakasına kurulan bu şehrin en önemli simgesi çünkü. Neredeyse tüm hayat bu köprüyle iki yakaya bağlanmış konumda. Ponte Vecchio’nun güney ucunda yer alan Amici di Ponte Vecchio Da Stefano’da pizza yemeyi unutmayasın!




 


ORVİETO 
ORVİETO küçük ama sevimli bir yer  









Teleferikten iner inmez karşınızda dev katedral görüyorsunuz Yapının ön tarafına geldiğimizde gözlerimize inanamadık; şehir küçük ama katedral dev gibiydi.






Sokakları buram buram sanat kokuyordu. 





SİENA 
 Ve Siena muazzam eğlenceli zaman geçirdik, rengarenk kıyafetlerde insanları, at yarışını ve muhteşem gösterileri izledik. Senede 2 defa olan bu gurur mücadelesine denk gelen tur sayısı azmış, o yüzden biz çok da şanslıydık sanırım.
 


 











            Kapı tokmakları 700 yıllıkmış , hiç değiştirilmemiş olması beni oldukça şaşırttı.





Torre Guelfa da yemek yiyip, latte alarak günü sonlandırdık.




1 yorum:

Adsız dedi ki...

Very good.